Elbistan Ziraat Odası Başkanı Mehmet Ali
Bulut, ithalatla ülkeyi doyurma imkanının kalmadığını belirterek, “Tarımda
acilen üretim seferberliği ilan edilmeli” diye konuştu. 19 Nisan 2022 Salı
Raflarda ucuzluğu sağlamanın yolunun
üretimden geçtiğini dile getiren Başkan Bulut, “Üretiminin artmasının yolu da
mazot, gübre, yem, elektrik ve zirai ilaç fiyatlarının düşmesiyle olur” dedi.
Elbistan Ziraat Odası Başkanı Mehmet Ali Bulut, üretim ve girdi maliyetlerine
ilişkin olarak değerlendirmelerde bulundu.
Türkiye’de en önemli gündem maddesinin üretim
olması gerekirken kurdaki artışın konuşulduğunu ifade eden Başkan Bulut,
“Türkiye’de herkes kur arttı, kur düştü bunu konuşuyor. Üretimi kimse
konuşmuyor. Gıda üretimini artıramazsak, yaşadığımız krizler nasıl aşılacak
kimse bunu konuşmuyor. Bu ülke üretime odaklanmalı, imkânlarını üretim için seferber
etmelidir. Buradan çıkış için başka bir yol yoktur” ifadelerini kullandı.
Başkan Bulut, şöyle devam etti:
“İthalatla ülkeyi doyurma imkânı kalmadı.
Acilen tarımda üretim seferberliği ilan edilmelidir. Tarımsal üretimi artırmak
için doğru bir strateji izleyerek çiftçiye gerekli destekler verilmeli,
yeterince üretmesi sağlanmalıdır. Üretici fiyat artışlarının nedeni, mazot
gübre elektrik tohum ilaç ve yem fiyatlarındaki anormal artışlardır. Üretici
maliyetleri düşürülmeden raflara ucuzluk gelmez. Üründeki fiyat artışlarına
rağmen çiftçi zor durumdadır. Çiftçiye verilecek destek, aynı zamanda
tüketiciye verilecek destektir. Tüketicilerin, üretici maliyetleri düşürülmeden
ucuz gıdaya erişme imkânı kalmadı. Çiftçimizi destekleyerek, moralini yüksek
tutmalıyız. Yoksa üretimden kopar.”
Çiftçinin kullandığı mazotun fiyatının son bir
yılda yüzde 249 oranında arttığını dile getiren Elbistan Ziraat Odası Başkanı
Mehmet Ali Bulut, “Tarımsal üretimin olmazsa olmazı mazottur. Mazot fiyatı
aylık yüzde 38,5 oranında, son bir yılda ise yüzde 249 oranında arttı. Tarımsal
faaliyetlerini sürdürebilmesi için çiftçimizin kullandığı mazottan vergi
alınmamalıdır. Mazotun ucuzlaması gıda krizinin yaşandığı bu dönemde üretimin
artmasına ciddi manada katkı sağlar.
Geçen
yılın Mart ayına göre ise son bir yılda, üre gübresi yüzde 344, amonyum sülfat
gübresi yüzde 311, kalsiyum amonyum nitrat gübresi yüzde 291, 20.20.0 kompoze
gübresi yüzde 249, DAP gübresi ise yüzde 233 oranında yükseldi. Rusya Ukrayna
savaşı ve dövizdeki yüzde 7’lik artışı bahane ederek, gübre fiyatlarına bir
ayda yüzde 55’e varan oranlarda zam yapmak fırsatçılıktan başka bir şey
değildir. Hala üst gübresini atamayan, yeni ekilen veya ekilecek ürünler için
gübre satın almayı bekleyen çiftçimiz, üretim sezonunun başından itibaren hayal
kırıklığı yaşıyor.
Bu
durum karşısında üreticilerimiz üretim planlarını değiştirerek gübre
kullanmamaya veya daha az gübre isteyen ürünlere yönelmektedir. Türk çiftçisini
gübrede aylık yüzde 55, yıllık yüzde 344 oranında fiyat artışına mahkûm etmek
ülke tarımına, ekonomisine, üreticisine ve tüketicisine ihanettir. Savaş ve
döviz artışlarının daha fazla artacağı beklentisine prim yaptırarak fiyatları
yükseltenler denetlenmeli, çiftçinin sırtından aşırı kârlarla para kazanmanın
önü kesilmelidir. 28 Şubat’ta tarımsal sulamada kullanılan elektriğin KDV'si
yüzde 18'den yüzde 8'e düşürülmesine rağmen, üreticilerimiz geçen yılın aynı
ayına göre elektriği yüzde 103 oranında daha zamlı kullanmaktadır. Acilen
elektrikte uygulanmakta olan yüzde 8 KDV oranı artan maliyetler karşısında
ezilen çiftçi için yüzde 1’e indirilmelidir. Elektrik mutlaka desteklenmeli,
tarifede ciddi bir indirim yapılmalıdır. Yem fiyatlarına destek verilmelidir.